KOAH görülme sıklığı kadınlarda artıyor

Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı, yani bilinen adıyla KOAH, akciğerlerdeki hava yollarının daralmasına bağlı olarak, nefes alıp verme sırasında hava akımının kısıtlanması ile karakterize bir hastalık. KOAH’ın toplumda oldukça yaygın olduğunu ancak buna rağmen yeterince bilinmediğinin altını çizen Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Hastalıkları Uzmanları Prof. Dr. Kemal Tahaoğlu ve Dr. Esra Sönmez, “Kişiyi zamanla başkalarının desteğine bağımlı hale getirmesi, kalıcı işgücü kayıplarına neden olması KOAH’ı, toplumsal anlamda da ciddiye alınması gereken bir soruna dönüştürüyor” dedi. Sigara dumanına maruz kalan çocukların akciğer hastası olma olasılığının 2 ile 3 kat arttığını belirten Prof. Tahaoğlu ve Dr. Sönmez, “Bu nedenle, ebeveynlerin bu konuda gerekli hassasiyeti göstermeleri ve çocukların yanında sigara içmemeleri hayati öneme sahip” uyarısında bulundu.

KOAH kadınlarda artıyor

KOAH`ın sıklığı ile sigara içme oranlarının birbiriyle yakından ilgili olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kemal Tahaoğlu ve Dr. Esra Sönmez, “Yapılan araştırmalara göre, KOAH olgularının yüzde 80 ile 90`ının nedeni sigara. Sigara içen her beş kişiden birinde KOAH gelişme riski bulunuyor. Toplum genelinde erkek hastalığı olarak algılansa da kadınlardaki sigara kullanım artışı KOAH’ın kadınlarda görülme sıklığını da artırıyor” şeklinde konuştu. KOAH riski taşıyanların sadece sigara içenler olmadığını belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanları Prof. Dr. Kemal Tahaoğlu ve Dr. Esra Sönmez, “Daha önce sigara içmiş olan ve sürekli sigara dumanına maruz kalan kişilerde de KOAH gelişebiliyor. Ayrıca KOAH`ın, kimyasal dumanlara ve organik tozlara maruz kalma sonucu da oluşması mümkün” dedi.

Belirtileri masum görmeyin

Hastalığın önemli bir kısmının özellikle erken dönemlerde görülen bazı şikayetlerle kendini gösterdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kemal Tahaoğlu ve Dr. Esra Sönmez, “KOAH, ileri evresinde nefes darlığı, öksürük, balgam çıkarma, göğüste tıkanma, hırıltılı solunum ve morarma gibi yakınmalara yol açıyor. Bu şikayetler sinsice başlayıp, aylarca, hatta yıllarca devam edebiliyor. Ancak hastaların önemli bir kısmında, özellikle erken dönemde belirtisiz olabilmesi ya da başka hastalıklarla da örtüşen bazı şikayetlerin oluşması tanıyı geciktiren bir etken oluyor” şeklinde konuştu.  KOAH’ın belirtilerini sıralayan Prof. Tahaoğlu ve Dr. Sönmez, “Daha önce hiçbir problemi olmayan bir kişide aniden nefes darlığı ortaya çıkıyor, ardından öksürük başlıyor ve bu sıkıntı uzun süre devam ediyorsa ve gribal enfeksiyonlardan sonra iyileşmek uzun sürüyor ve kişi risk faktörlerini taşıyorsa KOAH`ın varlığından şüphe edilmesi gerekiyor” dedi.

KOAH’ın en önemli tedavisi sigaranın bırakılması

KOAH için doğru tanıyı koyabilmenin ve hastalığın erken, orta, ileri ya da son evrede mi olduğunu doğru tespit edebilmenin tedaviyi etkileyen önemli bir ayrıntı olduğuna dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanları Prof. Dr. Kemal Tahaoğlu ve Dr. Esra Sönmez, “KOAH`ta üç türlü tedavi söz konusu. Birincisi, hastalığın ilerlemesini yavaşlatan asıl tedavi; diğeri, hastalığın seyrini değiştirmeyen, ancak hastanın şikayetlerini azaltan rahatlatıcı, semptomatik tedavi; üçüncüsü ise KOAH`lı hastanın geri kalan mevcut kapasitesini en iyi şekilde kullanmasını sağlayıp yaşam kalitesini artırmaya yönelik uygulanan rehabilitasyon tedavisi. Eğer hastaya ilk kez tanı konuyorsa ve hasta erken evrede ise, yapılabilecek en önemli tedavi sigarayı bıraktırmaya yönelik olacaktır. Hasta ileri evrede ise, o zaman ilk olarak hastayı, hastalığı ve oluşabilecek komplikasyonlar konusunda bilgilendirmek önemli. İlaç tedavisi, gerekirse oksijen tedavisi ya da solunum desteği, solunum fizyoterapisi, beslenme ve diyet uygulanan tedavi yöntemlerinin başında geliyor. Tabii bu dönemde hastalara, KOAH`ın her evresinde olduğu gibi sigarayı bıraktırmak gerekiyor” açıklamasında bulundu.

KOAH hastalarına 8 öneri

• Sigara içmeyin.
• Grip ve zatürre aşılarınızı yaptırın.
• KOAH ilaçlarını doğru şekilde kullanın.
• Egzersiz yapın.
• Sağlıklı ve dengeli beslenin.
• Enerjinizi iyi kullanın ve stresten uzak durun.
• Doktorunuz kan gazı ölçümlerinizin sonucuna göre öneriyorsa, sürekli oksijen tedavisi alın.
• Ataklarınızı azaltıcı önlemleri alın ve atağa girdiğinizi fark edin.